Supergiant’ın en popüler oyunlarından biri olan Hades’in devamı. İlk oyun çok eğlenceli olduğu ve güzel bir hikaye (ya da hikayeler!) anlattığı için, devam oyunu için (muhtemelen haksız olan) beklentilerimiz var. Bakalım Hades 2 bu beklentileri karşılayacak mı? İşte Hades 2 erken erişim incelememiz.
- Yeraltı dünyasına dönüş hikayesi…
- Hades 2, PC platformunda incelendi.
- Discord’da ilgini çekecek bir sohbet başladı! (Bize katıl!)
- YouTube’da yorumlarınızı bekliyoruz. Videolarımıza göz at!
Supergiant Games tarafından geliştirilen ve sürpriz bir şekilde yayımlanan roguelike, dövüş ve nişancı oyunu Hades 2, 6 Mayıs’ta PC platformuna erken erişim olarak geldi. Supergiant’ın en popüler oyunlarından biri olan Hades’in devamı olan yapımı erken erişimde inceliyoruz.
Hades 2 hikayesi
Hikayesi, cehennemin derinliklerinde yaşam, aşk ve ölüm temalarını işlemeye devam eden Hades II, mitolojiye dayanan kadim bir yolculuğu takip ediyor. Sonunda, Hades’in kızı ve Persephone’nin torunu olan Melinoë ile tanışıyoruz. Melinoë, babası Hades’in tahtını ele geçirmek isteyen büyük düşman Chronos ile savaşıyor.
Önceki oyunda Cehennem’den çıkmak yerine girmeye çalıştığımız bu macerada birçok tanıdık yüz ile karşılaşacağımız gibi beklenmedik dostlar da ediniyoruz…
Atmosfer ve oynanış mekanikleri
Hades 2, tıpkı seriye ve rogue-like türüne öncü olmuş selefi gibi karanlık ve gizemli bir atmosfere sahip. Yapımcılar, yeraltı dünyasını ve Yunan mitolojisini anlatan antik metinleri adeta bir cımbız yardımıyla yakalayıp oyunun içerisinde kendi yarattıkları dünyaya oldukça başarılı bir şekilde aktarmayı başarmışlar. Bunu yaparak hayal gücümüzü zorladıkları gibi ayrıca oyuncuları da tetikte tutmak ve adrenalin seviyelerimizin tavana vurması için bize birçok yeni çevresel elementler, tuzaklar sunmuşlar.
Oyuncuları hem ölümcül hem de çeşitli olan prosedürel olarak oluşturulmuş zindan katlarına sürükleyen Hades 2, her karanlığa dalışta tıpkı zindanlar gibi uçsuz bucaksız olan düşman lejyonları da evrim geçiriyor. İncelemeyi buraya kadar okurken özellikle üstüne basarak “yeraltı” kelimesini kullanmama anlam veremediyseniz, oyuna girdiğinizde üst kata çıkan merdivenlere bir göz atmayı unutmayın. Çünkü ilk oyunun aksine gezip görebileceğiniz yerler sadece yeraltı dünyasındaki çeşitli göz alıcı bölgelerle sınırlı değil ancak spoiler verip, heyecanınızı kaçırmamak adına buradan daha fazla bahsetmeyeceğim.
Beklediğimiz şekilde, oyun akıcı ve tatmin edici temel mekanikleri koruyor olduğu fakat bunun üzerine eklemiyor olduğu için yorum katabileceğimiz göz alıcı bir yenilik ne yazı ki bulunmuyor. İlk oyundan farklılık olarak Zagreus gibi vurdulu kırdılı dövüşmek yerine çeşitli kutsamalarla güçlendirdiğimiz efsunlarımız ile savaşıyoruz ve takip etmemiz gereken bir mana barı ve akabinde bu bardan istifade ederek kullandığımız epey de sağlam vuran Omega saldırılarımız mevcut, bu uzun menzili saldırıların çeşitli varyantlarına da oyunda ilerledikçe sahip olabiliyorsunuz.
Melinoë sayesinde oyuncular artık düşmanları alt etmek için vahşilik, incelik veya bunların bir birleşimini tercih edebileceği geniş bir araç yelpazesine erişebiliyor. Artık Zagreus ile olduğu gibi aralıksız seri ileri atılmalar yapamıyor olsak da eşitli oynanışlar için gerekli olan düşmanları doğru yerlere çekme ve pozisyonlanma problemlerini aşabilmeniz için de artık bir depar sistemi mevcut, eğer yakın dövüş kalmayı tercih ediyorsanız özellikle bu mekaniğin üstünde durarak, koşma hızınızı arttıracak seçimleri yapabilirsiniz veya karakterimizin bir cadı olduğunu göz önünde bulundurarak ilerlemek isterseniz koşma yeteneğinizi bana Saints Row IV anımsatan bir şekilde efsunlamanız mümkün.
Oyun içerisinde kat ettiğiniz yol Melinoë’yi daha da derinlere dalmaya zorladıkça, geliştirilmiş yetenekler ve yükseltmeler hayatta kalmak ve başarılı olmak için gereken stratejik hesaplamayı bir hayli arttırıyor.
Oyun, artık genişletilmiş bir tanrılar panteonundan gelen nimetleri de beraberinde getiriyor. Bu tanrıların rastgele hediyeleri, oyuncuların tercih ettiği niteleyiciler ile birleşerek her seferinde daha önce görülmemiş zorluklar ve öngörülmemiş olasılıkları bize sunmasını sağlıyor. Bu nedenle, iki yolculuk asla birbirinin aynısı olmuyor ve her bilgisayara oturduğunuza size taze bir tecrübe vaat ediyor. Bu türde oyunları sık sık oynuyorsanız muhakkak arada sırada karşınıza çıkan kötü RNG sebebiyle bir türlü yeteri kadar hasar çıkarttığınızı hissetmediğiniz veya hayatta kalmayı başaramadığınız olmuştur fakat kendi oynanışımda henüz bununla karşılaştığımı söyleyemem ve elbette bu tarz oyunlarda olması gereken belli bir miktar cezalandırıcılığı, oyunu oyuncu için bir yük haline getirmeden ekleyebilmiş olmaları beni oldukça tatmin etti.
Elbette doğası gereği oyunun kendine has bir zorluğu bulunsa da, rogue-like oyunlara pek de hakim olmayan birisi olarak rahatlıkla söyleyebilirim ki çoğu zaman ölümlerimin sebebi oyunun zorluğundan ziyade kendi aç gözlülüğüm veya karşımdaki rakibi tanımadan, yeteneklerini bilmeden körü körüne savaşa atlamam ve hasar potansiyelini hafife alarak rahatça hareket etmemdi. (Son boss hariç en azından)
Grafik ve ses tasarımı
Hades 2 görsel bir şölen. Grafik tarzı, renk şeması ve karakter tasarımı, oyun için tasarlanmış kasvetli ama gizemli dünyayı hatırlatan unsurlardan asla şaşmıyor. Animasyonlar akıcı ve dövüş sahneleri aktif ve dinamik hissettiriyor.
Ses tasarımı, oyunun akıcı hissiyatına gerçekten katkıda bulunuyor. Darren Korb’un bize eşlik eden müzikleri, oyunun hızlı ritmiyle kusursuz bir uyum içinde. Scylla ile olan boss savaşında çalan müziğin ise savaşma şeklime göre tepki vermesi oldukça hoşuma giden bir detay oldu, oyunun ilerleyen yapım sürecinde de bu şekilde detaylar görmeyi iple çekiyorum. Aynı şekilde seslendirme de, Olympus Dağı’ndan inmiş karakterlere bile büyük bir duygusallık katarak, renklendiriyor.
Supergiant Games, karmaşık karakterleri yaratma konusundaki mükemmeliyetini Hades II’de de başarılı bir şekilde sürdürüyor. Melinoë güçlü olmasına rağmen, karmaşıklığı güçte değil, yeraltı dünyasının kaosunda düzen sağlama konusundaki kararlılığında yatıyor. Kendisi gibi çevresindeki varlıklar da adeta canlı bir şekilde katkıda bulunuyor; ölümlülerin dertlerine kayıtsız kalan övüngen tanrılardan, ilkel içgüdülerle boğuşan canavarlara ve ölümde kaderleriyle sonsuza dek mücadele eden ruhlara kadar. Diyaloglar, tıpkı önceki oyunda da olduğu gibi öne çıksa da Hades II’de alaycı sözler ve keskin dillerin ardında yatan daha derin hikayeler gizleniyor.
Değerlendirme
Sonuç olarak, Supergiant bir kez daha unutulmaz bir hikayeyi, en havalı ritimler ve kendilerine has olan sanat tasarımıyla birlikte bize taşıyor. Oyun henüz erken erişimde olmasına rağmen geçtiğimiz senelerde “tam çıkış” yapmış birçok AAA oyundan daha akıcı ve sorunsuz bir oynanışa sahip, oyun hala tamamlanmadığı için hikayesinin bir sonu bulunmuyor fakat saatlerinizi gömebileceğiniz sınırlı sayıda da olsa çeşitli silahlar ve beraberinde getirdikleri oynanış stilleri halihazırda mevcut ve bir bakıma NG+ ile tekrar tekrar ölüp, yeniden doğarak yeni maceralara atılmanıza hiçbir engel yok.
(+) Türkçe dil desteği, bu konunun üstüne ne kadar konuşsak azdır çünkü dünyadaki oyuncu topluluklarına ve satış istatistiklerine baktığımızda Türkiye ne kadar önemli bir pazar olsa da birçok stüdyonun bu demografiği göz ardı etmesi sebebiyle yeterli seviyede İngilizce diline hakim olmayan oyuncular Türkçe yamalara mecbur bırakılıyor. Artık yerel fiyatlandırma da olmadığına ve dünyanın geriye kalanından bir farkımız kalmadığına göre eşit muamele görmek ve verdiğimizin karşılığını istemek en doğal hakkımız zira modern dünyada çevirmenler bu kadar ulaşılabilir iken ve yapay zekalar simultane çeviri dahi sağlayabiliyorken herhangi bir stüdyonun Türkçe dilini eklememesinin basitçe umursamıyor olmasından başka bir sebep göremiyorum.
(+) Henüz erken erişimde olmasına rağmen ilk oyundan çok daha eğlenceli ve Diablo IV oyunundaki büyücü sınıfını anımsatan yetenekler ile rakiplerinizle savaşmak apayrı bir keyif veriyor, ufak tefek şeyler hariç neredeyse hiçbir bug ile karşılaşmadan oynayabiliyorsunuz.
(-) Hikayesinin bir sonu olmaması sebebiyle serinin bir tık cliffhanger içerisinde olduğunu hissedebilirsiniz.
(-) Güzel şeyler zaman alıyor ve bu oyunun yapımı da buna güzel bir örnek, eğer vaktinizi verip gerçekten oyunu tam anlamıyla bitirmeniz durumunda beklemeniz gereken hayli bir vakit bulunuyor bu yüzden her ne kadar hevesli olsanız da kendinizi sınırlandırarak ve tam çıkışına dek zamanınızı yaydırarak oynamanızı tavsiye ederim.
Oyun incelemeleri için temel kriterlerimizi merak ediyorsanız,
İnceleme ve etik politikamıza göz atabilirsiniz.
Comments