By Çin, video oyununa haftalık ayrılan sürelerde zirvede. Bu gidişata ‘dur’ demek isteyen hükümet ise ülkede reşit olmayan 18 yaş altı için çevrimiçi oynama sürelerinde kısıtlamaya gitti. Peki, dünyada oyun oynama süreleri ne alemde?
- Çin, Ağustos 2021 itibariyle reşit olmayanların çevrimiçi oyun sürelerine limit getirilmesiyle ilgili bildiri paylaştı.
- Oyun şirketlerinin gerçek kimliklerle açıklamayan hesaplarına hizmet engellemesi de getirildi.
Statista’daki verilere göre, 2021 yılının ilk ayında video oyununa haftalık ayrılan süreler kıyaslamasında birinci Çin oldu.
Çin, reşit olmayanların video oyunlarına ayrılan sürelerinde kısıtlamayı amaçlayan bir bildiri yayınladı. Kısıtlamaya bu liderlik sebebiyle gidilmiş olabileceği göze çarpıyor. Peki diğer ülkelerde durum ne? Listedeki diğer ülkeler hangileri? İşte, Statista’daki 4 bin kişilik 18 yaş ve üzeri ankete göre haftalık oyun oynama süreleri en yüksek ülkeler.
ABD’de neler olduğuna bakarsak, yasaktan öte öneri seviyesinde bir durum söz konusu. Tavsiye niteliğindeki oyun oynama süre önerileri ise kısaca şu şekilde:
“Okul günleri 30-60 dakika veya daha az, okul dışı günler ise 2 saat ve daha az.”
30 Ağustos günü yayınlanan haber ile oyun sektörü Çin cephesinden ilginç bir uygulamaya tanıklık etti. Habere göre, Çin reşit olmayanların çevrimiçi oyun sürelerine kısıtlama getirileceğini duyuruldu. Oyun oynama sürelerinin kısıtlanmasına yönelik bildiri yayınlanmasıyla ilgili dünya oyun çevreleri ve sektörün bu kalabalık oyuncu sayısına sahip ülkedeki süre kısıtlaması üzerine olası etkiler de merak konusu oldu.
Çin’de çocuklar artık sadece birer saat oyun oynayabilecek. Bloomberg’in temmuz ayındaki haberinde bu kuralların artırılacağı bildirinin ayak sesleri aslında duyurulmuştu. Ünlü oyun devi Tencent, yatmadan önce uyku öncesi çocukların oyun oynamasını yasaklamak amacıyla yüz tanıma uygulaması açıklamasında bulunmuştu. Böylece 18 yaş altına akşam 22.00’den sabah 8.00’e kadar oyun oynamayı önleyici girişimi duyurmuştu.
Global oyun çevrelerinin ve oyun oynamaya ayrılan vakitte dünya lideri olan Çin’deki oyuncuların yanı sıra uygulamanın teknoloji ve oyun şirketlerini de etkileyebileceği öne sürülüyor.
Sonuç olarak, iki kutba ayrılan iki ayrı görüş var: Bir yanda oyunun zihin gelişimi ve yaratıcılığa katkılarını ve genç yaşta sektöre atılmalarının daha erken yaşlarda oyun sektörü ve bilişimde başarıya imza atmalarını sağlayacağını savunanlar. Diğer tarafta ise, başka alanlara da zaman ayırmaları gerektiğini savunan ve belki de kısıtlama ile daha da iştahlarını oyun sektörüne doğru kabarttıklarını gözden kaçıran kuralcılar.
İki taraf da haklı sebeplerle eleştirip oyun sektörünün olumlu ve olumsuz yönlerini terazinin kefelerine koyup tartıp biçecek. Böyle gelişmeler ise öncelikle ve yine oyun sektörü ile teknolojiye merakın ne kadar had safhada olduğunu pekiştirmiş oluyor.
