Filthy Animals belki de bizim ülkede pek olmayan bir kültürden çıkmış bir oyun. Amerikalıların ‘’Couch Gaming’’ dediği, koltuğa oturup arkadaşlarla birkaç saat keyifli vakit geçirmek için girilen, asıl eğlencenin daha çok muhabbet olduğu ama eller de boş durmasın diye açılan oyunlardan. Bizde de elbette coop oyun kültürü var. Yalnız biz internet üzerinden yapıyoruz, işin koltuk tarafı çeşitli sebeplerden bizde oluşmamış.
- 4 Kişilik arkadaş grubunuzla soygunlar yapın!
- Discord’da ilgini çekecek bir sohbet başladı! (Bize katıl!)
- YouTube’da yorumlarınızı bekliyoruz. Videolarımıza göz at!
- Bir önceki yazımız olan Cardboard Town incelemesine buradan ulaşabilirsiniz!
Yani zaten oyunun halinden de belli olduğu gibi, Filthy Animals tek kişilik bir oyun değil. Tek kişi oynanabilse de, asıl hedefi arkadaşlarla vakit geçirmeniz olması. Tek başınıza oynamak için bakıyorsanız, pek de keyifli olmayabilir bunu baştan söylemek gerek. Fakat oyunun kendi serverları da var, arkadaşınız yoksa, online kısımdan başka insanlarla birlikte de oynayabilirsiniz.
Açıkçası benim bu tarz oyunlarla pek aram yok fakat, ben de bir abi olarak, ara sıra bunun gibi kardeşlerimle oynayabileceğim oyunlara bakıyorum. Bu gibi oyunları ailecek oynuyoruz. Gang Beast’in başlattığı bu ‘’rastgele vuruşma, çevreyi dağıtma’’ eğlencesinin izinden gidiyor Filthy Animals da. Asıl hedefin oyundaki amaç olmadığı, daha çok saçmalayarak eğlenebileceğiniz bir oyun. Fakat oyunda bir hedef de yok değil.
Heist Simulator
Aslında güzel bir türü içine katmış oyun. 2013’de çıkmasına rağmen oldukça güzel yaşlandığı için, hala bile oynanabilen Payday 2’nin temasını almış. Her birinin farklı özelliklere sahip olduğu dört farklı hayvandan birisini seçip oyuna giriyor ve çeşitli yerlere soygunlar düzenliyoruz. Kulağa gayet eğlenceli geliyor, fakat bunu ne kadar başarabilmiş orası tartışılır.
Yaklaşık 10 gün önce çıkmış bir oyuna göre, erken erişimde değil tam sürüm olarak çıktı, aslında gayet yeterli sayıda içeriğe sahip. Sadece belki seçilebilir karakter sayısı arttırılabilir, onun dışına kalan içerikler ise göze doyurucu geliyor. 8 bölüm ve 21 farklı haritada var oyunda. Sayıca kulağa gayet yeterli gelen bölümler, kendi içlerinde de gayet komplike ve eğlenceli yapılara sahip. Banka, market, dükkan ve gizli askeri üs gibi haritalar var soyguna gidebileceğimiz.
Tabii soygundan konuşuyorsak, polislerden de konuşmamız gerekiyor. Fakat oyun bu noktada farklı bir yol izlemiş gibi gözüküyor. Oyunda karşımıza polisler çıkmıyor pek engel olarak. Bize saldıran npcler olsa da, onları kolayca alt edebiliyoruz. Oyunun asıl oyun tarafı, zorluk tarafı, haritaların bulmaca gibi dizayn edilmiş olması. Bazı yerleri aşmak için harita içine yerleştirilen ya da sizin oyun dışında satın alabildiğiniz eşyalara ihtiyaç duyuyorsunuz. Mesela kitli kapılar için anahtarlar, barikat örülmüş kapılar için balta ya da vidaları sökmek için tornavida gibi. Ya da lazerleri aşabilmek için patlatmanız gereken elektrik kutuları, çeşitli güvenlik duvarlarını aşmak için bazı npclerden aldığınız üniformalar falan gibi engeller de var. Oyunun zorluk yanı bulmacamsı şeylerle doldurulmaya çalışılmış yani.
Saçmalayarak eğlenmek
Bunların yanında, üstte yazdığım gibi ‘’etrafı dağıtarak saçmalayarak eğlenmek’’ formülüne hizmet eden şeyler de var. Bölümlerin içindeki neredeyse her nesne kırılabilir ya da bir efekti olan şeyler. Mesela su sebillerini patlatarak etrafı su yapabiliyorsunuz, üstüne basınca da kayıp düşüyorsunuz. Ya da muz kabuğu da var aynı işlevde. Çevredeki nesneleri tutup fırlatabiliyor, camları kırabiliyor düşmanları bayıltabiliyorsunuz gibi gibi.
Bunlar dışında oyunun ekstra bir zorluğu yok. Hedef odaklı olmasından ziyade, biraz daha sandbox bırakmışlar oynanış tarafını. Ne soygunu tamamlamak için bir süre limiti var, ne başka bir zorluk. Belki de olmalıymış diye düşündüm. En azından tercihe bırakılabilirmiş.
Zorluk arayanlar açısından sınıfta kalmış diyebilirim bu yüzden. Mesela bu türden güzel bir oyun; Overcooked hem zorluğuyla, hem saçmalama kısmıyla eğlendirebiliyordu. Mutfak ortamının gerginliğini ve stresini çeşitli oyun mekanikleri ile çok iyi yansıtmıştı oyuncuya. Dolayısı ile oyunun ömrü de uzundu çünkü eğlenceyi çok arttırmış o stres. Giderek zorlaşan bölümler bir tamamlama isteği de uyandırıyordu insanda. Filthy Animals bu bakımdan pek başarılı değil yani. Dolayısı ile oyunun ömrü de siz bir şeyleri kırmaktan eğlendiğiniz süre kadar olmuş.
Değerlendirme
Sonuç olarak teması farklı olsa da, onu oynanışa kendisini türünün diğer örneklerinden ayrıştıracak bir şekilde yedirememiş. Günün sonunda yine yıllar önce çıkmış Gang Beast ya da Human Fall Flat gibi, bir şeyleri dağıtarak, saçmalayarak eğlendirmeyi hedefliyor. Ama onlara ekstra olarak pek bir şey de sunamıyor gibi.