Xbox durdu, durdu ve sonunda turnayı gözünden vurdu. Gönül isterdi ki bu turnayı yeni bir markayla vursaydı ama vurdu ya, o da yeter. Baştan belirteyim, ben Indiana Jones sevmem. En çok izlediğim filmini bile yarım saat izleyebildim. O yüzden oyun ilk gösterildiğinde kafamı çevirmiştim. Oyuna olan ilgim ise ilk değerlendirmelerini görünce oldu. İşin komik kısmı şu ki; ben fps oyunlarını da sevmem. Oyunun beni çekebilecek hiçbir yanı yoktu yani. Oyunu bilgisayarıma yüklerken bile aşırı önyargılıydım. Fakat gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki oyunun ilk birkaç saati sonrası bu fikirlerim inanılmaz bir şekilde tersine döndü. Gelin Indiana Jones and the Great Circle neleri doğru yapmış, bir bakalım.
- Indiana Jones and the Great Circle, PC platformunda incelendi.
Uppsala merkezli İsveçli bir video oyunu geliştiricisi MachineGames tarafından geliştirilen ve Bethesda Softworks tarafından da 9 Aralık 2024’te yayımlanan yarı açık dünya aksiyon, macera ve bulmaca oyunu Indiana Jones and the Great Circle, PlayStation 5, Xbox X ve S Serisi, GeForce Now, Xbox Cloud Gaming, Microsoft Windows platformlarına geldi.
Indiana Jones and the Great Circle her mekaniği ince ince işlenmiş bir aksiyon ve macera ve bulmaca oyunu. Bu noktada bulmaca kısmının altını çizmek istiyorum. Daha önce Uncharted 4’ü de oynayıp bulmacalarını çok sevmiş biri olarak hayatımda bu türde oynadığım ve uğraştığım en iyi bulmacaların bu oyunda bulunduğunu söylemeliyim. Aksiyon her ne kadar fena olmasa da oyunda sürekli yeni bulmacalar görmek için sabırsızlanarak ilerledim. Bu konuda da oyun beni hayal kırıklığına uğratmadı.
Etkileyici oynanış mekanikleri!
Arada verilen aksiyon ve ara sahne sekanslarının ardından hemen hemen her seferinde kendine özgü ve tadında zorlayıcı bir bulmaca mekaniği sunuyor oyun bize. Harita tasarımını açık dünya yapıp sebepsiz bir şekilde oyun süresini uzatmaya çalışan oyunların olduğu mevcut sektörde bu kadar odaklı bir oyun tasarımı sunmalarını da takdir ediyorum ayrıca.
Biraz aksiyondan söz etmek gerekirse elimizde gizliliğe eğilmemizi isteyen bir oyun var desek yanlış olmaz sanırım. Zor bir oyun olduğunu kesinlikle düşünmüyorum ama birden fazla düşmanla kafa kafaya savaştığınızda hayatta kalma şansınız ciddi oranda düşüyor. Peki, gizlilik mekanikleri nasıl? Bu noktada kafamın karışık olduğunu belirtmeliyim. Yapay zekanın çok iyi çalıştığını düşünmüyorum maalesef. Çevre farkındalıkları ya çok düşük ya da çok fazla. Dengesi düzgün kurulamamış. Gizlenerek düşmanı indirmek için etraftan eşya bulmanız gerekmesi ve bu eşyaların herhangi bir şey olabilmesi gerçekten hayatta kalma hissini destekleyen ögeler. Gizlilik seven biriyseniz oldukça keyif alacaksınız diyebilirim.
Aksiyon kısmı ise o kadar da ilgi çekici değil. Birinci şahıs nişancı oyunu olmanın avantajını bu noktada çok kullanamamış oyunumuz. Ne zaman aksiyona girsem yapımcıların bana kızıp gizli gitmemi istediğini hissettim resmen. Oysa ellerinde çok güzel çalışan bir kırbaç mekaniği olması ellerini kolaylaştırabilirmiş bence. Kırbacın aksiyonda çok etkili olmaması sizi yanıltmasın. Oyunda oldukça önemli bir eşya bu kırbaç. Çeşitli noktalara ulaşmanızı veya belli noktalardan salınmanızı sağlayarak haritada gezinmeyi keyifli kılıyor.
Oyunda yetenek ağacı sistemi ise farklı bir şekilde işliyor. Haritada dergiler buluyorsunuz. Bu dergilerin her birinin açtığı farklı beceriler var. Bu becerilerin kilidini açabilmek için ise oyunda her keşif yaptığınızda topladığınız puanları harcamanız gerekiyor. Bu da açıkçası çevreyi keşfetme isteğini arttırıyor.
Film tadında hikaye
Hikaye tarafına oldukça fazla eğiliyor Indiana Jones and the Great Circle. Oyunun hemen başı beni hikaye olarak çok sarmasa da ilerledikçe özellikle Vatikan’ın diplerine indikçe ilgi çekici bir yapıya dönüyor. Hikayenin en güzel kısmı ise sunumu diyebilirim. Özellikle ışıklandırmayı detaylı şekilde kullanarak ara sahneleri film sahnelerine çevirmeyi başarmışlar. Özellikle Indiana Jones’u Harrison Ford’a birebir benzetmeyi başarmışlar. Eğer seslendirmeyi Troy Baker’ın yaptığını bilmeseydim kesinlikle Harrison Ford’un seslendirdiğini düşünürdüm. Aynı zamanda oyunda kötü karakterleri resmedişlerini de oldukça beğendiğimi belirtmeliyim.
İtalyan faşistler ve Nazilerle olan mücadelemizde dost karakterler genel olarak gerçekçi ele alınsa da düşmanlarımız oldukça karikatürize edilmiş. İyi ki de edilmiş. Normalde böyle gerçek dışı anlatımları sevmesem de arkasında mantıklı bir tasarım olduğu zaman takdir etmemek çok zor oluyor. Peki o önemli soruya gelelim. Bu oyun benim içimde Indiana Jones hikayelerine merak uyandırdı mı? Buna üzülerek hayır demek durumundayım. Sunum çoğunlukla kaliteli olsa ve hikaye gittikçe güzelleşse de senaryo yazılırken film gibi yazıldığını düşünüyorum. Bu eleştiriden kastım oyunun süresine yeterli tempoda bir hikaye yazılmadığı… Tabii bu noktada benim Indiana Jones serisine olan uzaklığımı tekrardan hatırlatmak isterim.
Bölüm tasarımları
Oyunun parladığı önemli noktalardan bir diğeri de bölüm tasarımları. Özellikle düşmanların olduğu ve gizlenerek gitmeniz gereken bölümlerle sivil bir şekilde gezebildiğiniz yerleşke kısımları arasındaki fark oyunun atmosferi sayesinde çok güzel verilebilmiş. Aynı zamanda ilerledikçe geriye dönmek için kullanabileceğiniz kısa yollar açarak haritanın kompleks ve iç içe oluşunu fark ettiğinizde büyük bir keyif alıyorsunuz. Çevreye eklenen ufak detaylarla hem tarihsel gerçekçiliği size yaşatıyor hem de kullanılabilir eşyaların konumlanmalarıyla asla çaresiz veya kayıp hissetmiyorsunuz.
Bölüm tasarımı noktasında Machine Games bence kendi çıtalarını oldukça aşmışlar. Günümüz oyunlarının boş hissettiren bölüm tasarımlarının arasında yıldız gibi parlıyor Great Circle. Ayrıca sadece Vatikan’dan bahsetmek bence diğer haritalara ayıp olur. Spoiler olmaması açısından onlardan bahsetmeyeceğim ama kesinlikle tüm mekanları diğerlerinden farklı hissettirmeyi başarmaları da kesinlikle ayakta alkışlanmalı.
Oyunun belki de en üzücü yanı The Game Awards‘ı kaçırmış olması. Önümüzdeki seneye kadar gazı kaçacağı için ödülsüz bir oyun olarak kalacak demek çok da yanlış bir varsayım olmaz bence.
Değerlendirme
Özellikle sonuç kısmına bıraktığım önemli bir probleme değinmek istiyorum. Oyun biraz sorunlu çalışıyor maalesef. Özellikle fps dropları ve kaplama hataları oyunu bazen can sıkıcı bir noktaya getirebiliyor. Bu kadar emek harcanmış bir oyunun bu alanda daha başarılı olmasını beklerdim. Onun dışında güçlü bir sisteminiz varsa sıkıntı yaşayacağınızı düşünmüyorum. Özellikle Indiana Jones hayranıysanız durmayın ve hemen bu oyunu oynayın.
Eğer bu seriye benim gibi mesafeliyseniz ama bulmaca ağırlıklı aksiyon ve macera oyunlarını seviyorsanız bence bir şans vermelisiniz. Şimdiyse sıra Machine Games’ten yeni bir Wolfenstein beklemeye geldi. Umarım bu kaliteden düşmezler ve hayatımıza üst seviye bir stüdyo olarak dahil olurlar.