Eveet… Yaklaşık 12 saat sonrasında “credits” ekranını gördüm ve Resident Evil 4’ü bitirmiş bulunmaktayım. Orijinal oyunu da oynamış birisi olarak açıkçası bu remake’i duyduğumda tedirgindim. Çünkü Resident Evil 3’ün remake’i ağızda hoş bir tat bırakmamış ve beklenenin altında kalmıştı. Aynı durum serinin ben dahil birçok kişi için zirve noktası olan bu oyununda da olursa çok canım sıkılırdı. Sevinerek söylüyorum ki ancak bu kadar yanılabilirdim. Capcom bizlere oldukça hoş bir sürpriz yapmış ve yalnız bu serinin değil neredeyse oyun tarihinin en iyi “remake”lerinden birini bizlere sunmuş.
Japonya merkezli çok uluslu video oyunu geliştirme ve yayımlama şirketi Capcom tarafından yeniden düzenlenen ve yayımlanan hayatta kalma ve korku oyunu Resident Evil 4 Remake, 2005 yılında piyasaya sürülen oyunun yeniden yapımı olarak 24 Mart 2023’te PlayStation 5, PlayStation 4, Xbox X ve S Serisi, Microsoft Windows platformlarına geldi.
Bu eşsiz yapımının yeniden yorumlanması büyük ilgi çekti ve ilk iki günde 3 milyondan fazla sattı. Gelin şimdi oyunun detaylarına göz atalım.
Resident Evil 4 Remake hikaye ve oynanış!
Racoon City faciasından kurtulan Leon S. Kennedy özel bir ajan olarak eğitim alır ve ABD hükumeti için çalışmaya başlar.
Bu sırada ABD Başkanı’nın kızı Ashley kaçırılır ve İspanya’nın ücra bir köyünde bulunduğuna dair bir istihbarat gelir. Leon, Ashley’i sağ salim evine götürmek için yola koyulur ancak bu elbette kolay olmayacaktır. Zira bu köy ve civarı bir çeşit parazit varlığın etkisi altındadır.
Oyun orijinaline de benzer şekilde korku temasını biraz arka plan yapan, yavaş sayılabilecek bir silahlı aksiyon oyunu. Oynanış hızı orijinal oyundan bir nebze daha hızlı olsa da, temelde seri olmaktan ziyade dikkatli olmayı gerektiriyor halen. Ateş etmek için durup hedef almanız gerekiyor ve işte bu, oynanış mekaniğinin temelini oluşturuyor. Her ofansif harekette durup savunmasız kaldığınızdan, ateş edeceğiniz anı ve pozisyonu çok iyi ayarlamanız lazım. Yoksa sağlam bir darbe alıp ayaklarınız yerden kesilebiliyor.
Orijinal oyundan farklı olarak eklenen bir “blok” mekaniği de mevcut. Eğer envanterinizde sağlam bir bıçak varsa – bıçak bu oyunda kırılabiliyor ve farklı bıçaklar da kullanabiliyoruz – düşmanların yakından darbelerini bloklama şansına sahibiz. Ancak bu mekaniğin handikabı da şu, mermi değiştirirken – ki bu büyük silahlarda ciddi vakit alan, işkence bir durum gerçekten – zamanlamayı doğru tuttursanız bile atağı bloklayamayıp bir güzel yiyorsunuz. Başıma birçok kez geldi ve sinir oldum gerçekten.
Orijinal oyundan bir diğer fark ta “anlık tuşa basma – quick time event” olayının oldukça sınırlandırılmış olması. Orijinal oyunda bu oldukça sık talep edilen, birden çok ve her seferinde farklı tuşa refleks olarak basmanız gerektiren bir durumdu. Burada hem bu sekansların sayısı azalmış hem de her seferinde yalnızca “E” tuşuna basarak gerekli durumlardan sakınabiliyoruz.
Oyuna belli bir oranda gizlilik de eklenmiş ancak oldukça sınırlı bir mekanik. Gizli gittiğiniz düşmana bıçakla tek atabiliyorsunuz, ancak genellikle yakındaki diğer düşmanlar hemen alarm durumuna geçtiğinden yalnız tek bir düşmanı temiz almak için etkili oluyor.
Oyunda “save” noktası ve satıcı alanları oldukça bollaşmış. Satıcı noktalarından emin değilim ancak orijinal oyunda bu kadar çok “save” noktası olmadığına eminim. Bölümlerde “checkpoint” noktaları da var ve oyundan çıkmadığınız sürece başarısız olduğunuz durumlarda checkpoint noktalarından başlıyorsunuz. Oyuna sıfırdan girip “load” etmek içinse “save” noktalarına ihtiyaç duyuyorsunuz elbette. Ancak o kadar bollar ki neredeyse hiç baştan başlamak zorunda kalmadım.
Satıcılardan yeni silahlar ve silah upgradeleri alabiliyorsunuz. Oyunda düşmanlardan çıkan ve etrafta bulabileceğiniz hazineler sayesinde para kazanabiliyorsunuz.
Orijinalini oynayanlar iyi bilecektir, oyunun yine en gıcık noktaları, tüm aksiyon oyuncularının korkulu rüyası olan, koruma görevleri. Bazı bölümlerde düşmanlarla kapışırken bir yandan da Ashley’i kollamanız gerekiyor ve bu sekanslar insanı bazen sağlam gıcık edebiliyor. Yapay zeka patates olmasa da Ashley’in genel olarak savunmasız olması ve kaçırılıp harita dışına çıkarıldığı anda “game over” olmanız sinir katsayılarınızı yükseltiyor.
Bu detaylar dışında genel anlamda oyunun oynanışı mükemmele yakın diyebilirim. Her şey tam tadında; aksiyon, gerilim, vuruş hissi, gelişme hissi, savaşlar, ara sahneler, oyun süresi… Ben çeşitli “bug”lardan dolayı orijinal oyunun birkaç noktasında takıla takıla oyunun sonlarına kadar gelip bitirememiştim ancak bu remake resmen akıyor ve üç oturuşta bitiriverdim.
Grafikler, performans ve kontroller
Oyunun grafikleri gerçekten çok iyi. Orijinal oyun da atmosferi vermekte oldukça başarılıydı ama bu oyun göze oldukça hitap ediyor ve oyuncuyu doyuruyor. Oyun, ağırlıklı olarak tedirgin bir aksiyon havasında geçiyor ancak oyunun ilerisindeki laboratuvar bölümü gibi bazı sekanslar sağlam tırstırabiliyor.
Ben ilk gün yükleyip henüz patchlenmeden oynamama rağmen performans sıkıntısı yaşamadım. 7 yıllık makinemde, RX 580 gibi oldukça eski nesil bir ekran kartı kullanmama rağmen, AMD’nin süper-örnekleme sistemi “FidelityFX Super Resolution” sağolsun 144 hz civarında akıcı bir şekilde oynadım. Bazı ışıklandırma piksellerinde arada karlanma görülse de tek tük olan bu sıkıntı canımı sıkmadı.
Ben ilk oyunu konsol tabanlı yapıldığı için gamepad ile oynamıştım, nitekim bu oyuna da öyle başladım. Lakin bir süre deneyip zorlandıktan sonra klavyeyi denedim ve bir daha vazgeçemedim. Bu oyun öncülü gibi bir konsol portu olmadığı için PC’de klavye kullanıcılarına daha iyi ve tepkisel bir kontrol sunuyor. Önerim klavye kullanmanız olacaktır ama tabii ki seçim sizin.
Oyunla ilgili spoiler vermeyeceğim tabii ki ancak bu oyun ile ilk kez bu remake ile tanışan kesime zor gelebilecek bazı noktalar olduğunu düşündüğümden birkaç naçizane tüyo vereceğim. Okumak istemeyip her şeyi kendi çözmek isteyen oyuncular bu bölümü es geçebilirler.
Öneriler:
- Bıçak bu oyunda çok elzem bir parça. Daha önce de dediğim gibi bıçak kırılabiliyor ve yedek olarak daha basit bıçaklar taşıyabiliyorsunuz ancak onlar da 1-2 kullanımlık oluyor. Hem yakın saldırıları bloklamak için, hem yakınınıza giren düşmanları daha kolay alaşağı etmeniz için, hem de gizli saldırılarda kullanabilmek adına en ciddi yatırımlarınızı bıçağa yapmanızı öneririm.
- Oyun temel olarak “korku-hayatta kalma” temasını baz aldığı için mermiler çok kıymetli. Her ne kadar bu oyuna eklenen bir “craft” sistemi olsa da mermi saçarak ilerlemek oldukça zor. Bu yüzden belli bir mesafeye kadar yaklaşıp, düşmanları kafadan vurup, sonrasında koşarak “melee” saldırı yapmak yani tekme atmak en mantıklı tercih olacaktır. Üstelik tekme belli bir mesafedeki düşmanların tamamına aynı anda vuruyor, dolayısıyla oldukça avantajlı.
- Haritalar nispeten çizgisel olduklarından oyuncuyu gezmeye çok teşvik etmiyor ama gezin derim. Etraftan bulabileceğiniz hazineler ve çok kıymetli olan mermiler, craft malzemeleri için her deliğe bakın. Satıcıda her bölümün haritası da temin edilebiliyor ancak bu özel bir para biriminden satılıyor. Bunları da almanızı tavsiye ederim, işi oldukça kolaylaştırıyor.
- Ben hem zorlanmayı sevmediğimden hem de oyunu hızlıca bitirebilmek adına kolay modda oynadım ve düşmanlara neredeyse hiç ölmedim. Ancak tuzaklara dikkat edin, bazı bölümlerde tuzaklar sağlam küfür kaynağı.
Değerlendirme
Capcom bizleri iyi yönde şok ederek mükemmel bir remake’e imza atmış Bu kadar efsane sayılan bir oyunu yeniden yapmak her halükarda büyük bir risk barındırır, çünkü üstüne çıkmak şöyle dursun, genellikle eski kalitenin yanına bile yaklaşılamaz. Ancak Capcom işi layıkıyla yapmış ve gerçekten neredeyse her anlamda orijinal oyunun üstüne çıkmayı başarmış. Bana göre tek eksi alabilecek yönü boss savaşlarının biraz kolay hissettirmesi, ancak ben kolay modda oynadığım için onu da dertten saymıyorum. O kadar kusur kadı kızında da olur.